Gezi Parkı olaylarına katıldığı iddiasıyla tutuklanan menajer Ayşe Barım hakkında hazırlanan iddianamede, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini engellemeye teşebbüse yardım" suçlamasıyla 30 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, Gezi Parkı odaklı eylemlere katıldığına dair iddialar üzerine Ayşe Barım hakkında işlem başlatıldı. Soruşturma sonucunda hazırlanan ve Başsavcılıkça onaylanan iddianame, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İddianamede Barım’ın, 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
İddianamede, Barım’ın Gezi olaylarına yönelik yürütülen eylemler sırasında sanatçılarla koordinasyon sağladığı, eylemlere katılım yönünde teşvikte bulunduğu ve bu süreçte dönemin siyasi iradesine karşı cebir ve şiddet içeren eylemlere yardım ettiği öne sürüldü. Barım'ın "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme" suçlamasıyla yargılanması talep edildi.
İddianamede, firari sanık Memet Ali Alabora ile gerçekleştirilen bazı telefon görüşmelerine yer verildi. Bu görüşmelerde, Gezi Parkı olaylarında sanatçılar aracılığıyla kamuoyu oluşturma stratejilerinin konuşulduğu belirtildi. Ayşe Barım’ın, Gezi davasında yargılanan Osman Kavala, Çiğdem Utku Mater ve Memet Ali Alabora ile yakın temas içinde olduğu da iddianamede delil olarak yer aldı.
Barım’ın menajerliğini yaptığı bazı sanatçıları olaylara aktif biçimde katılmaya yönlendirdiği, kendisinin de Gezi Parkı’nda doğrudan bulunduğu iddia edildi. Tüm bu deliller ışığında, ağırlaştırılmış suçlamayla yargılanmasına karar verilmesi talep edildi.